20 Haziran 2010 Pazar

BABASININ KIZI


Hep babamın kızıydım ben. Annem bazen kıskanırdı aramızdaki bağı. Aşk derecesinde bir sevgiyle bağlıydım babama.

Yıllar önce bir seyahat dönüşü, havaalanında eşim free shopta alışveriş yaparken ben de valizlerle dışarıda bekliyordum. Gözüme 30 lu yaşlarda genç bir adam ve elinden tutmuş 6-7 yaşlarında bir kız çocuğu ilişti. Bir anda o yaşlardaki ben ve babam canlandı gözümün önünde, gözlerim doldu. Üniversiteye başlayana dek birlikte nereye gitsek babam elimden tutardı. Onun için hiç büyümeyen küçük kızıydım ben.

Yanımdan geçerken küçük kız babasının yanağına kocaman bir öpücük kondurup, 'çok teşekkür ederim babacığım, her istediğimi aldın' dedi. O anda zaten bahane arayan gözyaşlarım boşalıverdi. Hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım.

O an farkettim ki, ne kadar özlemişim babamın küçük kızı olmayı, attığım her adımda onun desteğini hissetmeyi, istediğim herşeyi benim için gerçekleştireceğini bilmenin şımarıklığını, karşılaştığım her sorunu çözeceğini bilmenin rahatlığını, babamın kanatları altında yaşamayı ne çok özlemişim.

Eşim geri dönüp beni o halde bulunca telaşlandı tabi. Ama benim sakinleşipte ona olanları anlatmam epey uzun  sürdü. Anlatınca da bir anlam veremedi gerçi. Bu kadar küçücük bir olayın beni bu kadar ağlattığına inanamadı bir türlü.

O zamanlar baba bile değildi eşim, şimdi olsa biri kız olmak üzere iki çocuk babası olarak farklı tepki verir eminim.

Bence annelik doğuştan gelen bir içgüdü. Yüce Rabbimin biz kadınlara bahşettiği bir yetenek. İki yaşındaki kızımda bile annelik güdüsü var. Ama baba olmak öğrenilen bir beceri gibi. Kimi erkekler defalarca çocuk sahibi olsa da baba olmayı öğrenemez ve bence kız babası olmadan hiçbir baba tam olarak babalığı tadamaz.

Benim babam ise baba olmak için yaratılmış. Her adımımızda kardeşimin ve benim yanımda oldu. Hayatının en önemli amacıydı bize babalık yapmak. Her türlü sıfatının önüne koydu babalığı. Belki de çok küçük yaşta kaybettiği babasına duyduğu özlemin acısını  bize mükemmel baba olarak çıkardı.

Büyüdüm, meslek sahibi oldum, evlendim, anne oldum ama babama olan ihtiyacım hiç eksilmedi hatta arttı. Bir tek ben iken mesuliyeti artık oğlumu, kızımı da ayrı ayrı düşünür oldu babacığım. 


Şimdi de kızımla aşk derecesinde bir sevgi var aralarında. Nerdeyse kızımın bütün hayatı büyükbabası. Her zil sesine, her telefona büyükbabam diye çığlıklar atarak koşuyoruz. Büyükbabasını kapılarda karşılayıp ayağına terlik mi verse, yemek yerken peçetesini mi getirse...


Oğlum içinse güvende olmak demek büyükbabası. Gözünde öyle yüce bir yerdeki büyükbabası, çok mantıklı, olgun bir çocuk olmasına rağmen, ona göre büyükbabasının  gücünün yetmeyeceği bir şey yok.  






Sırtında bütün dünyanın yükünü taşıyan yorulmaz babam benim,

Seni çoooook seviyorum.

Babalar günün kutlu olsun.

Hiç yorum yok: